21 Aralık Kış Gün Dönümü

21 aralık 2020, kış gündönümü, satürn, jüpiter kavuşumu, kış,

Sevgili Okuyucularım,

Bugün 21 Aralık 2020, Pazartesi.  "21 Aralık" tarihi ilkokul çağlarımızdan beri hafızamıza kazınan “Oğlak Dönencesi” adıyla yılda bir kez yaşanan "en uzun gece"yi anlatır. Hadi gelin şimdi birlikte bugünün geçmişe değen köklerine uzanalım...

Gök Tanrı inancının yaygın olduğu Eski Asya Türkleri döneminde, Güneş’in yıl boyunca mevsim döngüleriyle birlikte gelen geçişlerine “Yangı Kün”, bugünün Türkçesi ile “ışıklı gün” adı verilirdi. Yapılan araştırmalar sonucunda, Yankı Künün ne derece önemsendiği ve yıl içerisine yayılan 8 ayrı tarihte özel ritüeller eşliğinde kutlandığı bilgisine sahibiz.

hayat ağacı motifi, eski türk sanatı, arkeolojiSoğuk havalar ile birlikte gecelerin hiç bitmeyecekmiş gibi uzaması; belki de gecenin temsil ettiği karanlığın gündüzün aydınlığına galip geleceği kaygısı, arkaik insan zihninde pesimistik izler bırakmış olmalı diye düşünüyorum. Yunan mitolojisindeki, eski yazmalarda “keçi ayaklı” olarak resmedilen Kara Koncoloslar söylencesinin de bu endişeden doğduğunu düşündürüyor bana. Nitekim Türkçemizdeki "kara kış" ve "karabasan" tabirlerinin anlamları göz önüne alındığında "kara" kelimesinin eski çağlardaki gücünü günümüzde de korumaya devam ettirdiği açıkça görülebilir. Türk mitolojisinde kış mevsimi ve kuzey yönüyle ilişkilendirilen “Kara-Han” bir kara kaplumbağası ya da kaplumbağaya sarılmış kara yılan ile sembolize edilir. Bilindiği üzere Kuzey yarımkürede Ocak, Şubat, Mart ayları; Oğlak, Kova, Balık takımyıldızlarını kapsar. Bu dönem aynı zamanda "Satürn Dönemi"dir.

kara koncolos, türk mitolojisi, mitoloji, kadim bilgilerKüçüklüğünüzde, soğuk ve uzun kış gecelerinde büyüklerinizden dinlediğiniz masalları bir düşünün, hatırlamaya çalışın lütfen. Gecenin en karanlık olduğu zamanlar, biraz da kötücül tabirlerle güçlendirilerek söylencelere ve pek tabi ardından halk edebiyatına yansımıştır. Tüm gayretimiz yaşadığımız duyguları başkalarına aktarabilmek, en çok da anlatabilmek değil midir zaten? Bilge yaşlıların bize aktarmaya çabaladığı tecrübenin farklı ifade biçimleri değil midir mitolojik hikayeler? Göç yollarıyla kültürden kültüre aktarılmış, nesilden nesile güçlenerek var olmaya devam etmiştir bu anlatılar. Kadim söylenceler adeta tüm dünyayı dolaşmış seyyahlar gibidir.

hayat ağacı, türklerEski Türk takviminde 25 Aralık tarihi “Evvel-i Koncolos”, 6 Ocak ise “Ahir-i Koncolos” şeklinde ifade bulur. Türkiye’de Yozgat civarında kışın ortasına denk gelen, soğukların arttığı zaman diliminin (10-17 Ocak) “Congolos Ayı” olarak anıldığı kayıt altına alınmış bir bilgidir. Bu dönemin Trabzon’da “Kara Koncilo” adıyla anıldığı bilinir. 17. yüzyılın yetiştirdiği değerli seyyah ve yazar Evliya Çelebi de “Seyahatname” adlı eserinde, İstanbul şehrini koruyan tılsımlardan söz etmiş, detaylı şekilde Kara Koncolosları anlatmıştır.

Kara Koncolosların en tehlikeli olduğu zaman “zemheri” yani Ocak ayıdır. Yunan folkloründe “kallikantzaros” olarak bilinen bu kara tüylerle kaplı keçi ayaklılar yer altında yaşarlar. 25 Aralık, yani Hz.İsa’nın doğduğu günde “dünya ağacı”nı köklerinden kesmeye çalışırlar. Sonra yer altına, ait oldukları yere dönerler. Günler tekrar uzamaya başlayınca, dünya ağacı da kendini yenilemeye başlar ve yeniden büyür.

nar, hayat ağacıYunan mitolojisinde “Kronos” olarak adlandırılan Satürn kötücül bir gezengen kimliği taşır. Dillere peselenk olmuş “şeytan” kelimesi de; Satürn kelimesinden türetilen “satan” kökünden gelmektedir. Türk-İslam minyatürlerinde “karaa” olarak resmedilen Satürn elinde kıvrımlı bir kılıç taşır. Benzer şekilde, Avusturya folkloründe “Krampus” adıyla anılan antropomorfik yaratıklar göze çarpar. Halkbilimciler Hıristiyanlık öncesi pagan kültürün bir kalıntısı olarak belirttikleri bir anektodun altını çizerler; her 22 Aralık günü Avusturya’da Krampus kılığına giren gençler kutlamalar yaparlar.

Şimdi dönelim Eski Türk ataların Aralık ayı gündemine… “Proto-Türk” olarak adlandırılan Choular, bozkır özellikli “Yang-shao kültürü”nün en belirgin temsilcisidirler. Sonradan-maalesef zaman içinde-Çinlileşen Chou Devleti M.Ö 1122-225 yılları arasında var olmuştur. Demirin kullanımı, atın evcilleştirilmesi ve Gök Kültü ana temalarını yaşamlarında barındıran Choular ve birkaç kuşak sonraki torunları diyebileceğimiz Göktürkler’in kullandıkları takvimlerde 21 Aralık günü “kış gündönümü” olarak ifade bulmuştur. Bu takvime göre; her yıl yaşanan en uzun gecenin ardından gündüzler yeniden uzamaya başlayacaktı. O gece "Yangı Kün"- Işıklı Gün- ya da farklı coğraflardaki deyimle “Nar Dugan” -Ateş Doğan-Bayramı kutlanacaktı. Kötücül ruhların etrafta gezindiği düşünülen bu zamanda onları ortadan kaldırmak amacıyla “Kaman” -şaman-lar aracılığıyla bir dizi ritüeller yapılırdı. Ateş ve tütsülerle bezenmiş işte bu kamanist ritüeller; dünyanın farklı coğrafyalarında; kimi maskeli kış ortası “ayı oyunları”nda, kimi “Kara Konsolosların kovulması oyunları”nda halen sürmektedir.

sümerlerde ağaç süslemeYeryüzünde yaşanılanların gökyüzündeki hareketlerin bir izdüşümü olduğu düşüncesi insanoğlunu sanıldığından çok daha uzun bir süredir meşgul etmektedir. Arkaik dönemdeki ata kültürlerinden kalan arketipler ise “modern insan”ın güncel hayatında simgeler ve mitler yoluyla yer bulmaya devam etmektedir. İlgiyle izlediğimiz pek çok dizi, film ve severek, merakla okuduğumuz pek çok hikaye, roman köklerini insan zihninde yaşayan bu arketiplerden almaktadır. Kozmolojik olaylar ve doğanın ritmi insan hafızasında masalsı bir başrol oyuncusu olmaktan belki de hiç vazgeçmeyecektir. Ne dersiniz?

hayat ağacı motifleri, türk mitolojisi, türk sanatı, mitoloji, mitNoel’in yaklaştığı bu günlerde 21.yy insanı pandeminin pençesinde, adeta evlerinde tutsak alınmışken, eski yıllardaki kutlamalarına özlem duymaz mı hiç?.. İnsanın dünyayı ve evreni anlamlandırma isteği bir tür varoluş çabası değil midir? Bugün içinde olduğumuz dönem bu tip soruların zihnimizi belki de en çok meşgul ettiği dönemlerden biridir. Kolayla unutamayacağımız bir yıl oldu 2020. Bundan sonraki yıllarda da bizi nelerin beklediğini bilemiyoruz. Hayata tutunmanın yollarını arıyoruz naçizane…

Google’ın bugüne özel olarak hazırladığı sevimli “doodle”a bir göz attım az önce. Evet. Uzmanların “göksel bir şölen” olarak nitelendirdiği önemli bir günde yazıyorum sizlere. Bu gece Jüpiter ve Satürn birbirlerine çok yakın bir konuma gelerek dünyamızı selamlayacaklar! En son 1126 yılında birbirlerine “en yakın şekilde” konumlanan dev gezegenler Jüpiter ve Satürn’ün, ‘mutlaka bize söylemek istedikleri bir şeyler olmalı’ diye düşünmekten alıkoyamıyorum kendimi. Ya siz? Bu gece gözünüz gökyüzünde olsun. Bir dahaki buluşmayı görmeye ömür yetmeyebilir çünkü!

noel ağacı, yılbaşı, 21 aralık, kış gün dönümü, mitoloji, türk mitolojisi, mit, akçam, çam ağacıGökyüzünde Ay’ı göremediğimiz gecelerde, Venüs’ün parlaklığı içimize su serper adeta. Parlaklık açısından ondan sonraki sırada ise; bolluk, bereket, şans ve bilgeliğin temsilcisi Jüpiter ve “zamanın efendisi” olarak adlandırılan, kuralların yönetici gezeni Satürn gelir. Gökyüzünde, sıfır derecede yaşanacak bu kavuşum “yeni başlangıçlar”ın habercisi gibi geliyor kulağa? Sizce?

göbeklitepe, arkeoloji, mitoloji, türk mitolojisi, kozmoloji, kozmogoni, astronomi, astrolojiPeki ya dünyadaki önemli arkeolojik kült merkezlerinin konumlandırmalarının kuzey-güney yönünde olması, onları inşa eden ataların kozmoloji bilgisi hakkında şaşırtıcı bilgileri de beraberinde getirmiyor mu dersiniz? Kültürel mirasımızın son dönemde parlayan yıldızı Göbeklitepe bu konuya ilişkin önemli bir örnektir. Uzmanlar, Göbeklitepe’nin güney yönüne bakan mabetlerini 21 Aralık kış gündönümü ile ilişkilendirmektedir. Zira, bu tarihte Orion Takımyıldızının Göbeklitepe’den görülebildiğini ifade ediyorlar.

Bence, insanoğlunun bundan sonraki dönemde öğreneceği daha çok şey var!.. Tarihin yazıldığı bir döneme şahitlik eden nesile mensup biri olarak doğrusu; kaygılardan bağımsız bir heyecan duyuyorum. Geçmiş gerçekten de geleceğe ışık tutmaya devam ediyor. Fazla söze ne hacet!

ayaz ata, kar kız, nargudan bayramı, türk, kültürel miras, 21 aralık, kış gündönümüGeçtiğimiz yıllarda; kapitalist tüketim kültürünün yarattığı sevimli “Noel Baba” imgesinin köklerinin esasen Türk kültürünün hakim olduğu farklı coğrafyalarda yaşatılan “Ayaz Ata” imgesine uzandığı gerçeği pek çok uzman tarafından kamuoyu ile paylaşılmıştı. ‘Türklerde o yoktur, bu yoktur’ diye bağıran, tarihinden bihaber kitlenin saçmalamasına inat bugün köklerinize dönün sevgili dostlar! Atalar için “ağaç” kutsal idi. Ağaç imgesi sadece evreni değil, aynı zamanda hayatı, gençliği, ölümsüzlüğü, bilgeliği, yeniden doğuşu, kozmik-tanrısal yolculuğu da simgelerdi. Mitolojik ögelerden beslenen dinler tarihi de bu anlatılarla doludur. Mitler; ırk, dil, din, sınıf dinlemeden bilginin nasıl da özgürce dolaşabildiğinin, farklı hayatlara dokunabildiğinin en güzel kanıtıdır aynı zamanda! Onlar insanların çizdiği tüm sınırları aşmayı başarmıştır. Hani bazen ‘dünya küçük’ deriz ya; tam da öyle işte! Birgün siz de; İskandinav ülkesinin sahiplendiği bir masalın, hiç ummadığınız Avusturalya’daki bir yerli kabilesinde -tabi ki kendi dillerinde-anlatıldığına şahit olabilirsiniz…

akçam, kış gündönümü, gündönümü, türk mitolojisi, mitolojiZorlu karakış aylarından ilkbahar aylarına kadar önümüzde uzun bir dönem var malum. Bilindiği üzere “Hayat Ağacı” tüm dünya mitlerinde Samanyolu’nun yeryüzündeki izdüşümü olarak karşımıza çıkar. Kökleri karanlık noktadadır. Hayat ağacı bu noktadan büyür ve göğe uzanır. Bu nokta Yılancı, Yay ve Akrep Takımyıldızının ortasında yer alır. Arkaik dönemden günümüze ulaşan pek çok sanat eserinde resmedilen “Centaur” ise -Yay Takımyıldızı ile özdeşleştirilir- hayat ağacını omzunda taşır. İşte bu takımyıldızının görevi farklı bir takımyıldızına devredeceği gündeyiz dostlar! Duymaya çalışın! Zira ihtiyacımız olan bilgiler belki de bu mitsel motiflerden ulaşır bize…

Sevgiyle kalın!

 

 

 

Kaynakça:

"Türklerde 5 Element", Nuray Bilgili, Kripto Yayınları.

"Kök Tengri'nin Çocukları", Ahmet Taşağıl, Bilge Kültür Sanat Yayınları.

"Dünyanın İlk Tapınağı Göbeklitepe", Bahattin Ayhan, Dorlion Yayınları.

 

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Scroll to top
error: Content is protected !!